2025 yılının yalnızca ilk 198 gününde 236 kadının öldürüldüğünü söyleyen Yavuz , “Biz CHP Kadın Kolları olarak, bu sessiz çığlıkları duymayanlara duyurmak, görünmeyen acıları görünür kılmak için buradayız. Çünkü artık yeter! Bugün buradan özellikle iki ismi anmak istiyoruz: Ayşe Tokyaz ve Ebru Emeksizoğlu. Ayşe Tokyaz, kendi ayakları üzerinde durmak isteyen, geleceğini kendi elleriyle kurmak isteyen bir kadındı ama şiddetin, baskının ve sistemin sessizliğinin kurbanı oldu. Ayşe, koruma talep etmişti, çığlık atmıştı ama devlet duymadı.” Dedi.
BAŞKAN YAVUZ, “198 GÜNDE 236 KADIN ÖLDÜRÜLDÜ. ARTIK YETER!”
Kadının beyanının esas alınmasını, faillerin en ağır şekilde cezalandırılmasını isteyen Yavuz, “ Ebru Emeksizoğlu, henüz hayatının baharındaydı. İleriye dönük hayalleri, umutları vardı. Ama o da erkek şiddetiyle katledildi. Ebru’nun yaşam hakkı elinden alındı. Bir annenin, bir kız kardeşin, bir arkadaşın yerine konulamaz yokluğu kaldı geriye. Ayşe de, Ebru da bu karanlık düzenin kurbanı oldular. Onların katilleri kadar, bu adaletsizliğe göz yuman herkes sorumludur. Çünkü biz biliyoruz: Kadın cinayetleri politiktir. Bu ülkede kadınlar “devlet koruyamadığı için” ölüyor. Şiddet failleri sokaklarda ellerini kollarını sallayarak geziyor. Kadınlar ise korkarak yaşıyor, koruma talep ediyor ama korunamıyor. İstanbul Sözleşmesi’nden bir gece yarısı çıkılması, sadece bir imza çekilmesi değil; kadınların yaşam güvencesinin ellerinden alınmasıdır. 6284 sayılı yasa kağıt üzerinde kalıyor, uygulanmıyor. Her gün şiddet gören, öldürülen kadınların ardından söylenen “gereken yapılacak” cümlesi artık sadece bir ezber, bir kandırmacadan ibaret. Ama biz kandırılmayacağız. Sözümüz var: Ayşe için, Ebru için, adını bilmediğimiz ama yüreğimizde taşıdığımız tüm kadınlar için bu mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz. Biz CHP Kadın Kolları olarak şiddetin her türlüsüne karşıyız. Kadının beyanının esas alınmasını, faillerin en ağır şekilde cezalandırılmasını, caydırıcı yasaların eksiksiz uygulanmasını talep ediyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yürürlüğe girmesini ve tüm kurumların bu sözleşmeye göre hareket etmesini istiyoruz. Çünkü biz, bu ülkede kadınlar sadece yaşamak istedikleri için öldürülmesin diye buradayız. Ayşe’nin, Ebru’nun ve nicelerinin anısı önünde saygıyla eğiliyor, onların hikâyesini bu ülkenin geleceğine kazımaya kararlıyız. Yaşamak isteyen kadınlar için, eşit ve özgür bir gelecek için, Biz susmayacağız. Biz buradayız.” İfadelerini kullandı.