Tokat Veteriner Hekimler Odası Başkanı Seyit Sami Karyağdı, insan, hayvan ve çevre sağlığının bir bütün olarak ele alınmasını öngören "Tek Sağlık" yaklaşımının bir seçenek değil, zorunluluk olduğunu belirterek, bu kapsamda bir "Tek Sağlık Yasası" çıkarılması ve doğrudan Cumhurbaşkanlığına bağlı bir Hastalık Kontrol ve İzleme Merkezi (HAKİM) kurulması çağrısında bulundu.

İnsanların, hayvanların ve ekosistemlerin sağlığını sürdürülebilir bir biçimde dengelemeyi ve optimize etmeyi amaçlayan entegre yaklaşıma bugün her zamankinden daha çok ihtiyaç bulunduğunu vurgulayan Karyağdı, şunları kaydetti: “Tüm canlılar için en uygun sağlık koşullarını oluşturmak amacıyla gidilmesi gereken tek yön, Tek Sağlık’tır. Bu çerçevede; insanların, hayvanların ve ekosistemlerin sağlığını sürdürülebilir bir biçimde dengelemeyi ve optimize etmeyi amaçlayan entegre, birleştirici yaklaşıma bugün her zamankinden daha çok ihtiyaç vardır. Çevremize baktığımızda; nüfus artışı, hızlı şehirleşme, ekosistemin ve habitatların tahribatı, yabani hayvanlara yapılan yanlış müdahaleler, yabani hayvan ticareti, biyoterörizm, küresel ısınmaya bağlı iklim değişikliği, gıda kıtlığı, yanlış beslenme alışkanlıkları, temiz su kaynaklarının azalması ve kuraklık, çevrenin geri dönüşümsüz atıklarla kirletilmesi, küresel ulaşımın kolaylaşması ile antimikrobiyal maddelere karşı direncin artması gibi başlıca nedenler, bugün karşı karşıya bulunduğumuz sağlık krizinin altyapısını oluşturmuştur. Günümüzde halk sağlığını ve insanlığın geleceğini en ciddi şekilde tehdit eden unsurlar; zoonotik hastalıklar, gıda güvenliği, antimikrobiyal direnç, biyoçeşitlilik kaybı ve küresel ısınmadır. Bu kapsamda, dünyada “Tek Sağlık” kavramı; mensubu olduğumuz kurumların (örneğin Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü (WOAH) ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP)) tarafından da tanımlandığı üzere: insan-hayvan-ekosistem sağlığını bir bütün olarak ele alan, farklı disiplin ve sektörlerin ortak hedeflerle çalışmasını öngören bir stratejidir.”

"VETERİNER HEKİMLER SAĞLIK SİSTEMİNİN DIŞINDA BIRAKILAMAZ"

Karyağdı, Türkiye'nin, coğrafi konumu, göçmen kuşların varlığı, değişken iklim koşulları ve yoğun hayvan hareketliliği nedeniyle zoonotik enfeksiyonlar açısından doğal risk altında olduğunu vurgulayarak, “Araştırmalar göstermektedir ki, insanlarda görülen bulaşıcı hastalıkların yaklaşık %61’i zoonotik karakter taşımakta; yeni ortaya çıkan bulaşıcı hastalıkların, örneğin Ebola, HIV/AIDS, influenza ve COVID-19’un da dahil olduğu yaklaşık %75’i hayvan kaynaklıdır. Bugüne kadar tanımlanan 1.415 mikroorganizmanın 868’i zoonotik özellik göstermekte olup, bunların yaklaşık üçte biri hayvan-insan bulaşma potansiyeline sahiptir. Ayrıca, biyoterörizm amacıyla kullanılabilen hastalık etkenlerinin yaklaşık %80’inin hayvansal kökenli olduğu saptanmıştır. Yeni ya da yeniden ortaya çıkan bu hastalıklar dünya genelinde hızla yayılmakta ve her yıl milyonlarca insan ile hayvanı etkilemektedir. Ancak ne yazık ki, tüm bu bilimsel verilere rağmen ülkemizde veteriner hekimler beşerî hekimlerle eşdeğer biçimde sağlık personeli olarak kabul edilmemektedir. 21’inci yüzyıl, artık bir “salgınlar çağı” haline gelmiştir. Nüfus artışı, hızlı şehirleşme, habitatların tahribatı, iklim değişikliği, biyoterörizm, antimikrobiyal direnç, yanlış beslenme alışkanlıkları ve temiz su kaynaklarının azalması, küresel sağlık krizlerinin temel nedenleridir. Bu koşullar, Tek Sağlık yaklaşımının bir seçenek değil, bir zorunluluk haline geldiğini açıkça göstermektedir. Türkiye, Avrupa, Asya ve Afrika arasında köprü konumunda bulunması, göçmen kuşların varlığı, değişken iklim koşulları ve yoğun hayvan hareketliliği nedeniyle zoonotik enfeksiyonlar açısından doğal risk altındadır. Ülkemizde sık görülen Brusella (Malta humması), Şarbon, ŞAP, Kuduz, Salmonellozis, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi, Tüberküloz, Deli Dana ve Kist Hidatik gibi hastalıklar, Tek Sağlık anlayışının ne kadar acil bir ihtiyaç olduğunu göstermektedir. Veteriner hekimlik hizmetlerinin temel sağlık hizmetlerinin ayrılmaz bir parçası olduğu gerçeği; hayvanlardan insanlara bulaşabilen zoonotik hastalıkların kontrolünde, antimikrobiyal dirençle mücadelede ve gıda güvenliğinin sağlanmasında tartışılmazdır. Bu bağlamda; bir ülkede sağlık hizmetlerinde aksama olmadan tasarruf edebilmenin tek yolu, bütçede ağırlığın tedavi hizmetlerinden ziyade temel koruyucu sağlık hizmetlerine verilmesidir. “Korunma tedaviden daha etkilidir ve daha ekonomiktir” şiarı doğrultusunda, Tek Sağlık yaklaşımı sahada hazırlanmalı ve uygulanmalıdır. ” Dedi.

"TEK SAĞLIK YASASI ÇIKARILMALI VE HAKİM KURULMALI"

Zinav Gölü, Sonbaharın Renk Cümbüşüyle Ziyaretçilerini Büyülüyor
Zinav Gölü, Sonbaharın Renk Cümbüşüyle Ziyaretçilerini Büyülüyor
İçeriği Görüntüle

Veteriner hekimlik hizmetlerinin temel sağlık hizmetlerinin ayrılmaz bir parçası olduğunun altını çizen Karyağdı, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bu bağlamda, ülkemizde “Tek Sağlık” yaklaşımının operasyonelleştirilmesi amacıyla acilen bir Tek Sağlık Yasası çıkarılmalı ve bu yasaya bağlı olarak etkin bir yapılanma hayata geçirilmelidir. Bu kapsamdaki yapıların başında; beşeri hekimler, veteriner hekimler ve diğer sağlık personellerini bünyesinde barındıran, COVID-19 benzeri salgın zoonotik hastalıkların kontrolü ve eradikasyonu amacıyla halk sağlığı, hayvan sağlığı ve epidemiyoloji çalışmalarını yürütecek bir Hastalık Kontrol ve İzleme Merkezi (HAKİM) doğrudan Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak kurulmalıdır. Çünkü insanın sağlığı, hayvan ve çevre sağlığının birlikte korunmasıyla mümkündür. İnsan sağlığının temeli, Tek Sağlık yaklaşımının uygulanmasında yatar. Veteriner hekimlik disiplini dışarıda bırakılırsa “sağlık güvenliği” bütüncül olarak sağlanamaz. Bu durum sadece veteriner hekimler için değil, tüm toplum sağlığı açısından da kaygı vericidir. Bu vesileyle, 3 Kasım Dünya Tek Sağlık Günü’nün, bir kez daha halk sağlığına, hayvan sağlığına ve çevre sağlığına duyarlı bir farkındalık yaratmasına olanak tanımasını diler, tüm kamuoyuna bu yaklaşımı sahada birlikte yaşama geçirme azim ve kararlılığını bir kez daha hatırlatırız”