USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
İlçeler

Eğitime bir sıfır geriden başlıyoruz

Eğitime bir sıfır geriden başlıyoruz
08-06-2013 19:42
Google News

Turhal Milli Eğitim Müdürü Nihat Aymak, İlçede Fen Lisesi olmadığı için diğer ilçelere göre bir sıfır geriden başladıklarını ifade ederek, “Biz Fen Liselerine giden öğrencilerden arta kalıp bizim okullarımıza kayıt yaptıran öğrencileri üniversite sınavına hazırlayarak yarışa başlıyoruz. Elbette ki bu da ilçemizdeki eğitimdeki başarıya, üniversite sınavındaki başarıya ister istemez bir puan geriden takip etmemize neden oluyor” dedi.

Turhal Milli Eğitim Müdürü Nihat Aymak, ildeki eğitim durumu ve Perşembe günleri İlçe Kaymakamı Y. Fatih Kadiroğlu ve kurum müdürleriyle birlikte yaptıkları köy gezileriyle ilgili olarak değerlendirmelerde bulundu.

 

Aymak, her perşembe günü İlçe Kaymakamı Y. Fatih Kadiroğlu başkanlığında tüm daire amirlerinin katılımıyla köy gezileri yaptıklarına dikkat çekerek, “Bildiğiniz gibi bizim tüm köylerde okullarımız yok. Öğrenci azlığı nedeniyle kapalı olan okullarımızın çocukları en yakın okullara taşımalı geliyor. Gittiğimiz köylerde nereye taşındığını, taşımada bir problem olup olmadığını köy muhtarından öğreniyoruz ona göre tedbirler alıyoruz. Eğer okulumuz varsa okulumuzu ziyaret ediyoruz bizzat yerinde görerek okulun ihtiyaçlarını yerinde tespit etmiş oluyoruz. Zaman zaman bizim köy gezilerimiz oluykurumsal olarak ama diğer daire amirlerimizle gittiğimiz zaman farklı bir açıdan bakmış oluyoruz. Bizim göremediğimizi yanımızdaki arkadaşımız görüyya daadaki öğretmenin aklına daha sonra gelen bir ihtiyaç oluyor. Onları yerinde tespit etmek, notlarımız arasına alarak bu eksikleri gidermeye çalışıyoruz ve faydalı oluyor. Tabi köyleri tanımak yani çevreyi tanıma açısından da bir fayda sağlıyor. Sadece biz gittiğimiz zaman Milli Eğitimin sorunlarını değil tüm köyün sorunlarını dinlemiş oluyoruz. Böylece halkla daha bir  haşır neşir  olma, Turhal ve çevresini daha iyi tanıma imkanı buluyoruz. Her açıdan faydalı oluyor. Elbette biraz yorucu oluyor, kurumlarımızdaki işlerde ufak tefek yığıntı oluyama kayıpla gelir arasındaki karşılaştırma yaptığımız zaman fayda daha çok.

            Köy okullarımızda fiziki yapı olarak gördüğümüz eksikler genelde çatı tamiratı, iç boya ve kapılar. Pencereler genelde PVC ile kaplı olduğu için pencerelerde pek fazla sıkıntı olmuyor. Köy okullarımız sobalı olduğu için iç boyaları tez kirleniyo bakından her sene iç boya gerekiyor. 3 ile 5 yıl aralığında da köyün iklim durumuna göre çatının bakım ve onarımdan geçmesi gerekiyor.

            Bazı köylerde suların kesik olduğu zamanlar oluyor. Tuvaletlerin temizliğine özellikle hijyen açısından dikkat ediyoruz. Sular kesik olduğu zaman mutlaka öğretmen arkadaşımıza plastik ibrikler ya da kovalarla mutlaka tuvalet kabininde su bulundurulmasını ve dışarıda sabun ve su bulundurulmasını istiyoruz. Yani bizim için tuvalet temizliği, tuvalet kullanma durumu eğitimin vazgeçilmezi olarak en başta geliyor. Eğitim bir yerdeada başlıyor. Öğretmen arkadaşlarımızınada sergiledikleri eğitim öğretim ve davranışlarını takip ediyoruz, çocuklara sorular sorarak.        

            Ziyaretlerimizde çocuklarımızın bize kendisini ispat etmek açısından ezbere şiir okumak var mı? Konu serbest diyoruz. Cumhuriyetle ilgili olabilir, Atatürk’le ilgili olabilir, vatan sevgisiyle ilgili olabilir, doğa sevgisiyle olabilir eğer bir sınıfta parmak sayısı fazla ise çocukların kendilerine güveninin geldiğini hissediyoruz. Köy okullarımızda parmak sayısı fena değil. Yani yarıya yakın çocuk parmak kaldırıyor. Önemli olan sorduğumuz soruya doğru cevap verebilmesi değil bizim için kendine güvenini kazanması, pısırık olmaması çocuğun.

            Genelde velilerin ise Sosyal Yardımlaşma Vakfı’ndan alınan eğitim yardımlarının kesilmesi yönünde yakınmaları, İlçe Mili Eğitim Müdürlüğü’nden beklentileri oluyor. Bu konuda da gerekli açıklama yapılıyor, notlar alınıyor.

            Ziyaretlerde vatandaş devleti yanında görüyor. Daha önce devleti ulaşılmaz olarak görüyordu, gittiği zaman ilçeye belki kurumunun amirini buluyveya bulamıyor, görüşüyveya görüşemiyama biz ziyaret ettiğimiz için devlet vatandaşın ayağına gitmiş oluyor. Bu konuda çok mutlu olduklarını söylüyorlar, memnuniyetini dile getiriyorlar, teşekkür ediyorlar. Bu memnuniyeti biz insanların güzünde görüyoruz. 

            Kaymakam önderliğinde köy ziyaretlerin başlatılması

            İlçe Milli Eğitim Müdürü olarak burası benim dördüncü çalışma yerim. Daha önceki çalıştığımız yerlerde de aynı çalışmalar vardı ama onlar haftanın belirli günü olarak değil de iki gün önceden haber verilerek yapılıyordu. İki gün önceden şu şu köylere gidilecek deniliyve tüm daire amirleriyle gidiliyordu. Burası daha planlı oluyor. Biz bir hafta Perşembe günleri köylere gideceğimizi biliyoruz ve plan ve programımızı ona göre yapıyoruz. Planlı çalışma açısından burası daha olumlu.

            Bir sıfır geriden başlıyoruz

            Biliyorsunuz ilçemizde Fen Lisesi yok. Fen lisesi Erbaa, Zile ve Tokat merkez var. Öyle olunca SBS dediğimiz Seviye Belirleme Sınavı’na 8. sınıf öğrencileri giriyve bu sınavda aldıkları puanlara göre yerleştirme yapılıyor. En yüksek puan alarak yerleşen liseler Fen Liseleri daha sonra Anadolu Öğretmen Liseleri daha sonra ise Anadolu Liseleri geliyor. Bizim ilçemizdeki veya ilçemize bağlı köy ve beldelerimizdeki 8. sınıf öğrencileri eğer çok yüksek puan almışlarsa öncelikle Tokat merkez Fen Lisesi’ni daha sonra Zile veya Erbaa Fen Lisesi’ni tercih ediyorlar. Geriye kalan öğrencilerden Şeker Anadolu Öğretmen Lisemizi tercih edenler ve diğer Anadolu Lisesi’ni tercih edenlere biz eğitim veriyoruz. Yani bir defa Fen Lisemize giden öğrenciler belki en zeki öğrenciler tabiri yanlış olur ama SBS de en yüksek puan alan öğrencilerimiz oluyor. Yani biz diğer ilçelere göre bir sıfır geriden başlıyoruz. Ve biz Fen Liselerine giden öğrencilerden arta kalıp bizim okullarımıza kayıt yaptıran öğrencileri üniversite sınavına hazırlayarak yarışa başlıyoruz. Elbette ki bu da ilçemizdeki eğitimdeki başarıya, üniversite sınavındaki başarıya ister istemez bir puan geriden takip etmemize neden oluyor.        

            Ama bunlara rağmen okullarda açtığımız Halk Eğitim destekli kurslarla, dershanelerle yaptığımız irtibatlı çalışmalarla öğrencileri sınavlara en iyi şekilde hazırlamaya gayret ediyoruz.

            Eğitim ailede başlar

            Veli eğitimi sadece okuldan beklerse eksiklik olur. Çünkü eğitim asıl ailede başlıyor. Anne baba çocuğunu tanımalı ve çocuğunun ihtiyaçlarına göre davranış belirlemeli. Doğurmak annelik, doyurmak babalık değildir. Çocuğu okula göndermekle ben nasıl olsa eğitimle ilgili görevimi yaptım demek yanlış. Çünkü asıl eğitim ailede başlıyor, okul bittikten sonra çocuğun takibi veliye kalıyor. Biz sabah 8.30’da öğrenciyi derse alıyoruz, akşam 15.00 civarında okuldan gidiyor. Acaba çocuk saat kaçta eve geliyor? Çevrede olumsuz şeyler yaşanabilir endişesini bizde taşıyoruz velide taşımalı. Biz sokağa müdahale edemiyoruz çocuğu takip etmek elbette veliye kalıyor. Bundan dolayı dışarıda madde bağımlısı çocuklar zaman zaman duyuyorsunuz işte tinerci çocuklar, yaramazlık yapan yani bizim istemediğimiz davranışları yapan çocuklar basına yansıyor. Bu sadece ilçemizin değil Türkiye’nin, dünyanın problemi. Bu nedenle veliye düşen bizim veliden beklediğimiz sadece nasıl olsa okula verdim değil, öğretmenlerle, idaresiyle, bizlerle sürekli iletişim içerisinde olan bir veli bekliyoruz.

            Arzu ettiğimiz bir nesil yetiştirmek

            Bizim amacımız sadece başarılı değil iyi insan yetiştirmek. Yani sadece akademik başarı dediğimiz teşekkür alsın takdir alsın A okulunu kazansında ne olursa olsun değil vazgeçemeyeceğimiz davranışlar; saygı, sevgi, devletine milletine ailesine bağlı insanlar yetiştirmek. Biz buna Türk Milli Eğitimin genel ve özel amaçlarına bağlı diyoruz. Milli ve manevi değerlerine bağlı, milletini seven, geliştiren bunlar sıralanmış. Biz arzu ettiğimiz bir nesli yetiştirmek istiyoruz. Birinci önceliğimiz kırmızıçizgilerimiz dediğimiz bunlar.

            Bunun üzerine akademik başarıyı eklemek istiyoruz. Birinci amacımız, önceliğimiz akademik başarı kesinlikle değil. İyi bir insan ondan sonra en yüksek başarılı olma yönünde de akademik başarının olmasını arzu ediyoruz.

            Tıp Fakültesini kazanan bir çocuk istiyoruz ama bu donanımlarla beraber Tıp Fakültesini kazansın. Hukuku kazansın arzu ediyoruz ama sadece Hukuk Fakültesini kazana çocuk değil biraz önce saydığımız kırmızıçizgilerimiz olmazsa olmaz dediğimiz eğitim için bizim çocuklarımız yani Türk milletinin bu çocuklarını öncelikle en iyi şekilde bu donanımlara sahip artı üzerinde arzu ettiğimiz güzel okullara, yüksek puanlı öğrenci alan okullara gitmeleri yönünde…” 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
E-GAZETE TÜMÜ
aydem
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3596+64
2Fenerbahçe3489+58
3Trabzonspor3558+13
4Başakşehir FK3555+10
5Beşiktaş3554+6
6Alanyaspor3549+3
7Kasımpaşa3549-6
8Çaykur Rizespor3549-7
9Sivasspor3548-9
10Antalyaspor3445-3
11Adana Demirspor3544+3
12Samsunspor3542-5
13Kayserispor3541-9
14MKE Ankaragücü3539-3
15Fatih Karagümrük3537-2
16Konyaspor3436-14
17Gaziantep FK3535-15
18Hatayspor3534-10
19Pendikspor3430-32
20İstanbulspor3516-42