Milletvekili Mustafa Arslan, 28. Dönem 4. Yasama Yılı'nın hayırlara vesile olmasını dileyerek başladığı konuşmasında, güçlü Türkiye için hukukun üstünlüğünü savunacaklarını belirtti ve Gazze'deki insanlık dramını gündeme getirdi.
MİLLETVEKİLİ ARSLAN’DAN GAZZE’YE DESTEK MESAJI
Arslan, Gazze'deki insanlık dramının 7 Ekim'de ikinci yılını dolduracağını belirterek, İsrail'in Küresel Sumud Filosu'na yönelik müdahalesini kınadı. Uluslararası sularda alıkonulan aktivistlerin derhal serbest bırakılması çağrısında bulunan Arslan, “İsrail’in uyguladığı zulme, soykırıma dikkat çekmek, durdurabilmek, ablukayı kırmak için yola çıkan Küresel Sumud Filosu’na katil İsrail tarafından hukuksuz şekilde müdahale edildi. Uluslararası sularda İsrail tarafından alıkonulan aktivistler derhal serbest bırakılmalıdır. SUMUD Filosuna katılarak Gazze’de insanlar öldü ama insanlık ölmesin diye hayatlarını ortaya koyan, insanlığın ortak vicdanına tercüman olan kahramanları selamlıyorum.” Dedi.
YARGI YETKİSİ BAĞIMSIZ MAHKEMELERİNDİR
Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olduğunu vurgulayan Arslan, hukuk devletinin temel dayanağının bağımsız ve tarafsız yargı olduğunu ifade etti.
Yargının işleyişine dair çifte standart iddialarını hukuki dayanaktan yoksun olarak niteleyen Arslan, “Ülkemizde yargı süreçleri bağımsız mahkemeler eliyle yürütülmekte, soruşturma ve kovuşturmalar hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde gerçekleştirilmektedir. Soruşturma, tutuklama ve yargılama usulleri, Anayasa ve ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak yürütülmekte olup, masumiyet karinesi titizlikle korunmaktadır. Yargının işleyişi hakkında "çifte standart" ya da "ayrımcı uygulama" iddiaları hukuki dayanaklardan yoksun, siyasi saiklerle ortaya atılan iddialardır. Yargı süreçlerinin Meclis araştırmasına konu edilmesi, kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırıdır. Bu çerçevede, Anayasa’nın 9. ve 138. maddelerinde de açıkça belirtildiği üzere, yargı yetkisi bağımsız mahkemelerindir ve hiçbir organ, makam, merci veya kişi yargı yetkisinin kullanılmasına müdahale edemez. Dolayısıyla yargının asli görev alanına giren konularda araştırma komisyonu kurulması mümkün değildir.” Dedi.
“SİYASET YARGI SÜREÇLERİNİN TARAFI DEĞİLDİR”
Güçlü Türkiye hedefiyle adaletin ve hukukun üstünlüğünün savunuculuğunu sürdüreceklerini belirten, Arslan, “Kendi partilileri tarafından bile yolsuzlukla suçlanan, Cumhuriyet savcılığına şikâyet edilen belediye başkanlarına soruşturma açılması hukukun gereğidir. Siyaset yargı süreçlerinin tarafı değildir. Konu siyasal değil kriminaldir. Hukuk önünde herkes eşit olduğu halde niçin siyasi sıfatı nedeniyle belediye başkanlarına imtiyaz bekleniyor. Hiç kimse suç işlemekten bağışık değildir. Hukuk devletinin süreçlerini beklemek en doğru olandır. Tekrar bilinmesini isteriz ki, Güçlü Türkiye için adaletin ve hukukun üstünlüğünün savunucusu olmaya devam edeceğiz. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.” İfadelerini kullandı.