Tokat Kamu Şirket İşçileri Topluluğu Derneği (KAŞİD) Genel Başkanı Mahmut Somuncu, Bizim hakkımızı yiyenler sermaye patronları değil. Onlara müsamaha gösteren ve gerekli tedbirleri almayarak yıllardır üzerimizden siyaset yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çeliktir dedi.
Somuncu, yaptığı yazılı basın açıklamasında geçtiğimiz hafta AK Parti Grup toplantısında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 657 sayılı kanunun 4-B maddesine göre çalışan sözleşmeli personel, 5393 sayılı Belediye Kanunu`nun 49. Maddesine göre çalışan sözleşmeli personel ve 4924 sayılı kanun hükümlerine göre çalışan sözleşmeli sağlık personeli, kadro vereceklerini söylediğini hatırlatarak, taşoran işçiler için de kadro güvencesi istedi. Somuncu, açıklamasında şunları söyledi.
``Yapacağımız bir düzenlemeyle bir kısım sözleşmeli personele devlet memurları kadrosuna geçmesine imkân tanıyoruz. 25 Haziran 2013 tarihi itibariyle geçmişe yönelik görevde bulunan, 657 sayılı kanunun 4-B maddesine göre çalışan sözleşmeli personel, 5393 sayılı Belediye Kanunu`nun 49. maddesine göre çalışan sözleşmeli personel ve 4924 sayılı kanun hükümlerine göre çalışan sözleşmeli sağlık personeli, devlet memuru kadrosuna geçebilecek. Diyanette kadrosunda yasanın çıktığı tarihten önce en az 3 ay vekil imamlık yapanlar da 4/A kadrosuna dâhil edildi. Bu kapsamda 96 bin 500 personel bulunuyor. Buna ilişkin yasal düzenlemeyi bu yasama döneminde yapmış olacağız`` dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevine başladığınız ilk günden bu zamana kadar ki süreyi bir hesaplayın. Kendi nefsinizi hesaba çekin. Ben Taşeron işçiler için yıllardır bakanlığını yaptığım kurum olarak hangi sorunlarını çözdüm. Hangi iş kazaları sonucu hayatını kaybedenlerin derdine derman oldum. Sayıları milyonları aşan insanların iş garantisi ve güvenilir gelecek isteğinin hangisini yapabildim. Bu insanların yıllarca hakkını yiyen sermaye patronlarından kaç tanesini engelledim ve haklarını verdim.
Yok, sayın bakanım yok. Bunların hiç birini yapmadınız yapamazsınız da. İşveren ağzıyla işveren sözüyle hareket etmeye devam ettikçe yapmanızda zor. Sizden bunların hiçbirini de yapacağınızı beklemiyoruz. Hani her basın açıklamanızda bahsediyorsunuz ya sn. bakanım, işçilerin hakkı yeniyor, mesailer yok, kıdem tazminatlarını alamıyorlar, yıllık izinleri yok.
Biz bu sorunun ana kaynağını bulduk. Bizim hakkımızı yiyenler sermaye patronları değil. Onlara müsamaha gösteren ve gerekli tedbirleri almayarak yıllardır üzerimizden siyaset yapan değerli çalışma ve sosyal güvenlik bakanımız Faruk ÇELİK tir.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanına bizler birçok kez sorunlarımızı dile getirdik, birçok kez milletvekilleri, diğer bakanlar ile birlikte parti teşkilatlarınız başta olmak üzere sorunlarımızı dile getirdik. Kamuoyunda, yazılı ve görsel basında dile getirdik, Giresun da, Sivasta taşeron işçiler olarak mitingler yaptık hala bizlerin farkında değil misiniz?
Bizler taşeron işçiler olarak yüzlerce twitter attık, sosyal paylaşım sitelerinde yazdık, bizim yanlışımız ülkemizi sevmemiz mi? ülkenin birlik ve bütünlüğü konusunda sizin gibi düşünüp mutlak demokrasi dememiz mi? Biz taşeron işçiler olarak gezi parkı olaylarındaki yaşananlar gibi sokaklara asla inmeyeceğiz ülkemizi çok fazlasıyla seviyoruz. Onların twitterlarınden sizlere bilgi gidiyda bizlerin sorunlarını dile getiren twitterlerden sizlere bilgi ulaşmıymu?
Bizler haklı olduğumuza inandığımız bu talep karşısında neden hala sorunlarımızın çözümü için bir adım atılmıyor? Sizlere soruyorum sözleşmeli kadrosunda çalışanlara 657 devlet memurluğu yolu açılırken sorunları bizden daha mı fazla, İş güvenceleri mi yoktu, izin haklarını mı? Kullanamıyorlardı, maaşlarını mı alamadılar, bizden daha mı az maaş alıyorlardı.
Sayın Başbakanım Allah rızası için bir kez de ağzınızdan Taşeron İşçilerin sorunlarını dile getiren bir kaç cümle duysak ne olur. Çok şey mi istiyoruz sizde, İnsanca yaşamak iş garantisi ve güvenilir gelecek, istiyoruz, bunu bize çok görmeyin. Taşeron işçiler artık sizlerden bir adım bekliyve bu adımın seçim malzemesi haline dönüşmemesini temenni ediysaygılar sunuyorum