MHP Tokat Milletvekili Reşat Doğru, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı 2002 yılından
itibaren kırsal kesim illerimizde yaşayan insanlardataya çıkmış bir
hastalıktır. Bu hastalık kenelerden bulaşan öldürücü bir hastalıktır. Bu hastalık
ilk önce Tokat ilinde görülmüş daha sonra ülkemizin birçok yöresine
yayılmıştır. Özellikle Kuş Gribi dolayısıyla tavuklar ve kanatlılar köyler
başta olmak üzere kanatlılar öldürülünce ve çeşitli ziraat de kullanılan
ilaçlar da kuşları öldürünce hastalık yayılmıştır.
Hastalık insanlara kenelerin ısırması
veya kenelerle temas sonucu bulaşır. Ancak hastalık hayvanlarda belirtisiz
seyrederken insanlarda öldürücü olabilmektedir.
Hastalık ateş, baş ağrısı, kas ağrısı,
kırıklık, halsizlik ve iştahsızlık, kusma, karın ağrısı ve ishal gibi
şikâyetlerle başlayıp ilerler.
Bu hastalıktan dolayı binlerce insan
hastanelere gelmiş onlarcası da maalesef kaybedilmiştir.
İnsanın en önemli varlığı sağlığıdır.
Sağlığımızın güvencesi de Anayasamızda yazılıdır. Devlet her ferdimizin
sağlığını korumakla mükelleftir.
Ancak bu hastalıktan korunmak,
kurtulmak mümkün iken maalesef ölümler devam etmektedir. Geçtiğimiz yıllarda
birçok sayıda insan öldü.
Bu yılda ölümler tekrar başlamıştır. 28
Nisan tarihinde Tokat ili Pazar İlçesi Dereköy kasabasında Gazi Kalıner isimli
vatandaşımız koltuk altına kene yapışması ve ısırması neticesinde bu hastalığa
yakalandı. 30 şişe kan verilmesine rağmen kurtarılamayarak hayatını
kaybetmiştir. Ancak korkarım ki bu son olmayacaktır. Konu çok önemlidir.
Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere
bütün kurumlar konuyu ciddiye almalı gereği de yapılmalıdır.
Her türlü hastalıkta önce koruyucu
hekimlik uygulanır. Sonra hasta tedavi edilir.
Amaç hastalığa yakalanmamaktır.
Bakanlık olarak derhal basın, yayın kuruluşları vasıtasıyla halk uyarılmalıdır.
Kenenin hangi yollarla insana geldiği
anlatılmalıdır. Sonrada kene insana gelip yapışınca nasıl çıkarılacağı
anlatılmalı ve virüsün insan vücuduna bulaşması engellenmelidir.
Bütün bunların yapılması halkın
aydınlatılması Sağlık Bakanlığının görevidir. Ancak bu hastalık neden
yayılmakta, bulaşmakta ve korunmada zaafiyet gösterilmektedir.
Yaklaşık 10 yılı geçkin bir zamandır bu
hastalıkla ülkemiz karşı karşıya olmasına rağmen bir aşı neden bulunamamıştır?
Bununda yetkililerce açıklanması gerekmektedir.
Müteaddit defalar TBMM kürsüsünden
konuyu dile getirip Tokat Merkezli bir Bölge araştırma sahası tespit edilmeli,
büyük bir uluslararası konferans tertip edilmeli, teklifimiz kabul
görmedi. Hâlbuki bu kabul edilse,
laboratuvarların, araştırmaları, neticesinde aşılar bulunsa idi belki de bir
çok insanımızı kaybetmemiş olacaktık. Ancak bunlar yapılmadı ve insanlar ölmeye
devam etti.
Tarım çalışanlarından kasaplara, çobanlara, veteriner
hekimlere hatta askere kadar birçok insan bu hastalıkla karşı karşıyadır. Bunun
sorumluları kimlerse mutlaka hesap vermelidir.
Çiftçiliğin yoğun olduğu bu mevsimlerde insanları
huzursuz etmeyelim. Çiftçi zaten çok zdurumda olup ayakta kalma mücadelesi
veriyor. Sağlıklı çalışma ve yaşam onlarında hakkıdır.