Ailesiyle memleketi Tokata giden Bice, ``Olaydan sonra huzurum kalmadı. Gittiğim her yerde çeşitli baskılara maruz kaldım. Hakkını helal et yardım edelim dediler. Hakkımı yine helaletmedim, etmiyorum. Memleketim Tokata dönüyorum`` dedi.
Yalıkavakta tavuk, ördek yetiştiren,ganik yumurta üreticiliği yapan evli 3 çocuk babası 52 yaşındaki Tahir Bice, 2012 yılının haziran ayında, hayvanlarını zehirlediği iddiasıyla komşusu 73 yaşındaki emekli sağlık memuru Osman Dağarla mahkemelik oldu. Ancak, Doğar aynı yıl içinde vefat edince dava da düştü.
CENAZEDE HAKKIMI HELAL ETMİYORUM DEDİ
Osman Dağar için Yalıkavak Yemiş Camiinde kılınan cenaze namazına katılanlar arasında saf tutan Bice, imamın ``Merhumu nasıl bilirdiniz? Hakkınızı helal ediymusunuz?`` sorularına elini havaya kaldırarak şu yanıtı verdi:
``İtirazım var. Merhumu iyi bilmem. Hakkımı helal etmiyorum. Çünkü benim, kanserli karımın ve üç çocuğumun rızkını elde ettiğim, 600e yakın tavuk ve ördeğimi zehirleyerek öldürdü. Defalarca kendisine gidip, Komşumsun Osman amca, gel şu borcunu öde, helalleşelim dedim. Çocuklarına da söyledim. Kimse beni ciddiye almadığı gibi, elimdeki diğer hayvanlarımı da zehirlemekle tehdit ettiler.``
şeklinde yanıt verdi. Bice daha sonra saftan çıkarak cenaze namazına katılmadı.
BANA CEPHE ALDILAR
Komşusu Osman Dağara hakkını helal etmediğinin duyulmasından sonra beldede hemen herkesin ve resmi kurumların kendine cephe aldığını, tavuk, ördek ve yumurtalarını satamadığını belirten Tahir Bice, ``Olaydan sonra huzurum kalmadı. Gittiğim her yerde çeşitli baskılara maruz kaldım. Hakkını helal et yardım edelim dediler. Hakkımı yine helal etmedim, etmiyorum. Memleketim Tokata dönüyorum. Artık Yalıkavakta yaşayamayacağımı anladım`` diye konuştu.
Tahir Bice, memleketi Tokata gitmek üzere eşi ve çocuklarıyla, 20 yıldır yaşadığı Bodrumdan ayrıldı.