Tokat Valiliğinden yapılan yazılı açıklamada 1-7 Mart Deprem haftasında yurdumuzdaki deprem gerçeği unutulmaması gerektiği bildirildi.

Yapılan yazılı açıklamada; ``Dünyanın oluşumundan beri, sismik yönden aktif bulunan bölgelerde depremlerin ardışıklı olarak oluştuğu ve sonucunda da milyonlarca insanın ve barınakların yok olduğu bilinmektedir.

Yurdumuz dünyanın en etkin deprem kuşaklarından birinin üzerinde bulunmaktadır. Deprem Bölgeleri Haritası`na göre, yurdumuzun 92`sinin deprem bölgeleri içerisinde olduğu, nüfusumuzun 95`inin deprem tehlikesi altında yaşadığı ve ayrıca büyük sanayi merkezlerinin 98`i ve barajlarımızın 93`ünün deprem bölgesinde bulunduğu bilinmektedir.

Depremlerde insan kaybı açısından ülkemiz dünyada üçüncü sırada, etkilenen insan sayısı açısından ise dünyada sekizinci sırada yer almakta olup ülkemizde her yıltalama 5 ile 6 şiddetinde en az bir deprem yaşanmaktadır. Geçmişte yurdumuzda olduğu gibi ilimizde de birçok yıkıcı deprem meydana gelmiş ve bunların neticesinde büyük can ve mal kayıpları yaşanmıştır. Bundan sonra da bu tür depremlerin sık sık yaşanabileceği, bir çok can ve mal kaybına yol açabileceği hiç unutulmamalıdır.

1600 kilometre uzunluğundaki Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde bulunan ilimizde, Kuzey Anadolu Fayının Kelkit Vadisinin kuzeyindeki arazi doğuya doğru hareket ederken, güneyindeki kısımlar batıya doğru hareket etmektedir. Bu durum da bölgemizdeki depremleri tetiklemektedir. 1997 yılında çıkartılan Deprem Yönetmeliği ile o seneye kadar yapılmış hemen hemen tüm binaların yüzde 80` inin bu Yönetmelikten önce yapılmış olması sebebiyle büyük risk taşımaktadır. Şehrimizin bir çok bölgesinde eski binalarımızda yapılan yalıtımlar da görülmektedir. Ancak bu yalıtımların binanın taşıyıcı sistemine bir faydası bulunmamaktadır. Bu sebepledir ki, bu tür yalıtım işine giren vatandaşlarımızın bundan önce binalarının güvenliğini de sağlamaları gerekmektedir.

Geçmiş yıllarda yaşanan depremlerin yaptığı tahribat ve sebep olduğu kayıplar göz önüne alınarak çıkartılan istatistik verilerine göre, depremlerden her yıltalama 1 003 vatandaşımız ölmekte ve 7–094 bina yıkılmaktadır. İşte bütün bu bilgiler ışığında afet yönetim ve koordinasyonunun titizlikle ele alınması gereken bir konu olduğu açıkça görüldüğünden afet yönetimi 2009 yılında yeniden teşkilatlanmış ve 17.12.2009 tarihi itibariyle Başbakanlığa bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı ile illerde Afet ve Acil Durum Müdürlükleri kurulmuştur. Ayrıca depremlerin zararlarından insanların en az biçimde etkilenmelerini sağlamak amacıyla insanlarımızın eğitilmesi istenilmiş ve her yıl mart ayının ilk haftası deprem haftası olarak değerlendirilmeye başlanmıştır. Yine bu çerçevede halkımızın, öğrencilerimizin ve tüm kesimlerin afet ve acil durumlar konusunda bilinçlendirilmesi, karşılarına çıkabilecek olağanüstü durumlarda kendilerini koruyabilmelerinin yanı sıra ailesine ve çevresine yardım edebilmesinin sağlanabilmesi için 2013 yılı, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığınca eğitim seferberliği yılı ilan edilmiştir.

Yine 1–7 Mart Deprem Haftası etkinlikleri kapsamında, hafta boyunca, aşağıda isimleri yazılı okullar ve kurumlarımızda depreme yönelik ikaz-alarm ve tahliye tatbikatları gerçekleştirilecektir.