CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Hilal Dokuzcan, seçmek yetmiyor. Seçilmek ve yönetmek istiyoruz. dedi.
Dokuzcan, yaptığı yazılı açıklamasında, 5 Aralık Kadınlara Seçme Ve Seçilme Hakkı Tanınmasının Yıldönümü nü kutladı.
Dokuzcan, açıklamasında şunları söyledi. Seçme ve seçilme hakkının tanınması; Kadın Hareketinin siyaset yapmaya dair taleplerinin ve mücadelesinin devamı olarak Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde TBMMde 5 aralık 1934 tarihinde gerçekleşmiştir. Kadınların 19 y.y.d başlayan haklı mücadeleleri ve Mustafa Kemal Atatürkün eşsiz öngörüsü sonucunda bir çok Avrupa ülkesinden daha önce seçme ve seçilme hakkı elde edilmiştir.
1908de kurulan ilk kadın derneği, 1919da kadınların Kastamonu mitingi, 1923te siyasal haklar için kurulan Türk Kadınlar Birliği gibi olguların; 1930da yerel seçimlerde seçme ve seçilme hakkının, 1933de muhtar ve köy ihtiyar kurulu üyeliği seçme ve seçilme hakkının, 1934te de TBMMde seçme ve seçilme hakkının elde edilmesinde katkısı çok büyük olmuştur. Türkiyenin ilk kadın milletvekilleri 1935te CHP milletvekilleri olarak TBMMYE girmiştir.
Aradan geçen 78yıllık süreçte biz kadınların kazanımlarını daha da ileriye taşıması beklenirken, bugün itibariyle gelinen nokta hiçte iç açıcı değildir. 12 Haziran 2011 Genel Seçimlerinde TBMMdeki, 550 milletvekilinden sadece 78i, hükümetteki 26 bakandan 1i kadındır. Ülkemizde yerel yönetimlerde kadınanı 2.5tir. 2 bin 924 belediye başkanın 26sı 34 bin 210 muhtardan 65i kadındır. 2012 yılında karar alma süreçlerine katılım durumuna bakıldığında da karşımıza aynı kötü tablo çıkmakta. 81 valinin 1i rektörden 5i 428 vali yardımcısından 7si 795 kaymakamdan 22si 80 müsteşar yardımcısından 3ü kadın. 26 müsteşar arasından hiç kadın yok!
Sendikaların, , TOBB, , TZOB, TESK gibi STKların Yönetim Kurullarında da hiç kadın yok.
Anayasa ve yasa önünde kadın erkek eşittir demek, yeterli değildir. Kadınlar, anayasa ve yasalarla zorunlu kılınan özel önlemlerle desteklenip güçlendirilmedikçe, sonuçlarda eşitlik sağlanamıyor. Asıl olan, sonuçlarda eşitlik anlayışıdır. Seçme ve seçilme hakkı bir yurttaşlık hakkıdır. Anayasa ile güvence altına alınmış olan bu hak, erkek egemen yapının kontrolüne terk edilmemelidir. Bu nedenle biz kadınlar, devrimci talebimiz olan yüzde elli yani eşit hak istemini savunuyoruz. Eğitimde, siyasette, yönetim kadrolarında, karar alma mekanizmalarında yani hayatın her alanında erkeklerle eşit haklara sahip olmak istiyoruz.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak, sağlık, istihdam, siyaset ve toplumda kadınların erkeklerle eşit, özgür ve dayanışma içinde yaşayabilecekleri bir Türkiye yaratmak ve cumhuriyetle kazanılmış haklarının korunarak yaşatılması için mücadele ediyoruz. Kadınların seçimle ve atamayla gelinen tüm karar ve yönetimganları da dahil olmak üzere hayatın her alanında Eşit Temsil Eşit Katılımının sağlanması için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Kadın erkek eşitliğini demokrasinin ve tüm toplumun güçlenmesi için olmazsa olmaz koşullardan biri olarak görüyoruz.
Bugün 5 Aralık, Kadına Seçme ve Seçilme Hakkı verilmesinin yıldönümü.
Artık seçmek yetmiyor. SEÇİLMEK VE YÖNETMEK İSTİYORUZ.