Tokatta yaşayan Burhan Yiğit (80), 14 yıl önce emekli olarak maaşını almaya başladığı Bağ-Kur tarafından maaşı kesilince şok oldu.
Tokatta Sulusokak Mahallesinde yaşayan Burhan Yiğit, lokanta işletmeciliği yaparken 1998 yılında Bağ-Kur`dan emekli olduğunu söyledi. Evli ve 2 çocuk babası Burhan Yiğit, 14 yıldır emekli maaşını aldığını ancak geçen Haziran ayında maaşını çekmek için gittiği bankamatikte hesabında para olmadığını öğrendi.
Yiğit bunun üzerine Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü`ne başvurdu. Başvuru üzerine Yiğit`e gönderilen yazıda, prim hesaplamasında yanlışlık yapıldığı ve daha önce 15 yıl olarak hesaplanan hizmet süresinin 720 gün askerlik borçlanması dahil 11 yıl 7 ay 8 güne düştüğü ve bu nedenle maaşının iptal edildiği açıklanırken,
Bakkallar, Manifaturacılar ve Tuhafiyeciler Odası kayıtlarında yapılan usulsüzlük nedeni ile prim gün sayısının fazla gösterildiğinin belirlendiği belirtildi. Ayrıca Yiğite gönderilen yazıda Mart 1998 yılından itibaren aldığı maaşları ödenmesi istenerek, 55 bin 981 lira 06 kuruş ana borç ve 25 bin 3 lira 61 kuruşu faiz olmak üzere toplam 80 bin 984 lira 67 kuruşu geri ödemesi istendi.
Sulu sokakta bulunan ahşap iki odalı evde eşi Raziye Yiğit ile brlikte yaşayan Burhan Yiğit, duruma tepki gösterdi. Ev ihtiyaçlarını gidermek için para çekmek istediği bankamatiğe gittiğinde maaşın yatmadığını öğrendiğini söyleyen Yiğit, ``Onlar bana bu parayı vermeseydi, ben de almazdım. Çarpmadım, çırpmadım. Kendileri verdi ben aldım. O kadar Bağ-Kur ödedim. Ben başkasının yanında çok çalıştım. Canım yanınca lokanta açtım. Daha sonra buradan emekli oldum. Böyle iş mi olur? Benim aylığımı bağlasınlar. Ben sigortamdan yararlanamıyorum, hastaneden beni kovdular. Benim borcum filan yok. Biz zorla almadık, onlar verdi biz aldık. Benim okur yazarlığım yok. Borcum varsa bunu zamanında söyleselerdi`` dedi. Gözyaşlarını tutamayan Yiğit, yetkililerden yardım istedi.
Burhan Yiğitin eşi 60 yaşındaki Raziye Yiğit ise kalp ve şeker hastası olduğunu belirterek, ``İlaçlarımı alamıyorum, aylığımızı kestiler. Aşevinden yemek alıyorum. Yazık değil mi bize bu zamana kadar vermeselerdi. Eve bir kağıt geldi, `Aylığınızı kestik şu kadar borcunuz var`
dediler. Biz bu borcu nereden ödeyelim`` diye konuştu
