USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

“KELKİT HAVZASI, ERGENE, GEDİZ VE BÜYÜK MENDERES İLE MUKAYESE EDİLDİĞİNDE GAYET İYİ DURUMDA”

 “KELKİT HAVZASI, ERGENE, GEDİZ VE BÜYÜK MENDERES İLE MUKAYESE EDİLDİĞİNDE GAYET İYİ DURUMDA”
10-05-2014 09:40
Google News

Kelkit Havzası Kalkınma Birliği tarafından düzenlenen “Kelkit Çayı Kirlenme Durumunun Tespiti ve İrdelenmesine Dönük Olası Planlamalar” adlı toplantı yapıldı. Toplantıda, Kelkit Havzası’nın Ergene ve Gediz Havzaları ile mukayese edildiğinde gayet iyi durumda olduğu belirtildi.

26 Haziran Atatürk Kültür Sarayı Adnan Menderes Toplantı Salonu’nda yapılan toplantıya Vali Yardımcısı Bülent Karacan, Gaziosmanpaşa Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, İl Genel Meclis Başkanı Adem Dizer, İl Genel Sekreteri Recep Gökçe, daire müdürleri ve ilgili kurum temsilcileri katıldı.

Erzincan’dan başlayarak Tokat’a kadar Kelkit Havzası Bölgesinde Kelkit Nehri Kirliliğine neden olan parametreleri yerinde görerek, saha incelemesinde bulunduktan sonra ilgili kurum temsilcileri ile Tokat’ta düzenlenen toplantıda bir araya gelen Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim üyeleri Prof. Dr. M. Necdet Alpaslan ile Doç. Dr. Orhan Gündüz değerlendirmelerde bulundu.

Toplantı öncesi açılış konuşması yapan Vali Yardımcısı Bülent Karacan, Kelkit Vadisi’ni tamamen gezip Tokat’a gelen Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim üyeleri Prof. Dr. M. Necdet Alpaslan ile Doç. Dr. Orhan Gündüz’ün Kelkit Vadisi’ndeki kirlilik ve oluşabilecek olumsuzlukların engellenebilmesi için çalışma yaptıklarını söyledi.

Dünya üzerinde bundan sonra olabilecek en büyük olumsuzluklar ve çevre üzerinde yaşanacak kirliliklerin, konuşulacak konular olacağına dikkat çeken Karacan, “ Çevreye ne kadar sahip çıkarsak, çevre de bize o kadar sahip çıkacaktır. Biz çevreye sahip çıkmadığımız zaman çevre de bize yaşam hakkı vermeyecektir. Havasını, suyunu, otunu, yeşilliğini vermeyecektir” dedi.

Tokat ve civarındaki illerin, Erzincan’dan başlayarak Kelkit Kalkınma Birliği üyesi olan Sivas, Erzincan, Giresun, Gümüşhane ve Tokat’ın yeşili, doğasıyla, suyuyla, çok kıymetli özellikli olan bölgelerden bir tanesi olduğunu ifade eden Karacan, “Önümüzdeki 50 yıl içerisinde, dünya üzerinde artık enerji savaşları, petrol savaşları değil, su savaşları olacak şeklinde değişik stratejilerin yorumları da var. Bunda da belki Türkiye’nin en önemli noktalarından bazıları Kelkit Kalkınma Birliği ve Yeşilırmak Havzasının olduğu alan olacak. Niye dersiniz? Kelkit Çayı, Yeşilırmak, Kızılırmak’ın hinterlandı olan kısım olarak değerlendirildiğinde gerçekten su kaynakları bakımından verimli, aynı zamanda arazi bakımından da verimli bir coğrafya üzerinde bulunuyoruz. Her türlü ürünün yetiştirildiği bir vadi üzerinde yaşıyoruz ki diğer İç Anadolu’ya göre kat kat para eden ürünlerin yetiştiği ve kıymetli ürünlerin olduğu bir alan. Onun için çevremizi, havamızı, suyumuzu öncelikli olarak korumamız gerekiyor” dedi.

Çoruh nehri üzerine yüzde 18’lik eğim ile suyun tünelden geçirilerek yapılan barajdan bahseden Karacan, “Türkiye Cumhuriyeti devletinin, Türk hükümetinin, Türk insanının yaptığı  baraj yüzde 18’lik eğimle, o suyun tünelden geçirerek enerji üretildiğini gösteriyor. Demek ki artık o suları o eğimle,  tünelden geçirerek enerji üretmeye ihtiyaç duyduğumuz birtam oluşmuş demektir. Onun için artık suyumuzun da kıymetini bilmemiz gerekiyor” diye konuştu.

Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim üyeleri Prof. Dr. M. Necdet Alpaslan, havza boyunca yaptıkları incelemelerde havzanın çok büyük olmamasına rağmen, havzadaki paydaşlar arasında yapılan çalışmalarla ilgili yeterli bilgi ve iletişim eksikliğini dile getirdi. Alpaslan, “ Bu sadece Kelkit Havzasının problemi değil. İnanın gerek Türkiye ‘de gerekse uluslararası gelişmiş ülkelerde bile en kronik hastalık budur. Havzalardaki paydaşların ve çalışanların kendi aralarındaki iletişim ve koordinasyonsuzluğun zayıflığı. Bu havzada da benzer bir zayıflığı tespit ettik ve bu toplantının paydaşların bir araya getirilmesi açısından yararlı olabileceğini düşündük” dedi.

Doç. Dr. Orhan Gündüz ise konuşmasında Kelkit Havzası’nda iki gün içerisinde hızlı bir tur yaptıklarını ifade etti.  Yurdumuzun güzide coğrafyalarından bir tanesinin Kelkit Havzası olduğunu belirten Gündüz, “Çok güzel bir havza Kelkit Havzası. Aslına bakarsanız birkaç tane yeni yapılmış birkaç yatırımı da göz önüne almazsanız çok da bakir bir havza. Benim gözlemlerim o şekilde” dedi.

Havzayı en başından, suyun ilk çıktığı noktalardan, sonuna kadar, Yeşilırmak’ın katıldığı noktaya yakın bir yere kadar gezip, görüp, gözlem yaptıklarını söyleyen Gündüz, havzaya ilişkin sahip oldukları bilgiler dahilinde ve Ergene, Gediz Havzasında da yaptıkları çalışmaların mukayese edildiğinde  Kelkit Havzası’nın durumunun gayet iyi olduğunu belirtti. Gündüz, şunları söyledi. “Kirlenme açısından bakıldığında gözlemlerimize göre havzadaki en önemli kirlilik kaynakları evsel kirleticiler. Yani yerleşim yerlerinden kaynaklanan ki bunlar köy boyutundan ilçe merkezlerine kadar gidiyor. Kelkit Nehri kirliliği denildiğinde aklımıza ilk gelen su kirliliği. Su kirliliğine de neden olan sıvı kirleticiler. Bunların en önemli unsur olduğunu bu kısıtlı süre içerisindeki gözlemimiz olarak söylemek istiyorum. Onun dışında tabi biraz katı atık probleminin de olduğunu gözlemledik. Katı atığın indirekt sonucu olarak da su kirlenmesine neden olduğunu da biliyoruz. O anlamda onu da göz ardı etmemek lazım ama ilk etapta doğrudan söylenebilecek şey belli başlı yerleşimlerin neden olduğu sıvı atık deşarjının sonucu olarak bir kirlenme söz konusu. Çünkü yerleşim yerimizde atık su arıtma tesisleri inşa halinde. Bu da tabi büyük memnuniyet verici bir durum. Bugüne kadar gecikmiş olması talihsizlik ama şu dakika itibariyle baktığımızda arıtma tesislerinin bir çok yerleşim yerinde inşa halinde olduğunu, bazılarının işletme halinde olduğunu gördük. İşletme halinde olanların gayet iyi çalıştığını gördük. Bütün bunlar görsel gözlemler. Erbaa’daki atık su tesislerini gördük. Çok beğendik. Ülkemizde bu tip tesisler çok azdır. Çıkış suyu kalitesini gördüğümüz zaman da çok düzgün işleyen bir tesis olduğunu söylemek mümkün. Diğer yerleşimlerde bu tür tesislerin hızlı bir şekilde inşa halinde olduğunu da memnuniyetle gözlemledik. Bu da çok önemli bir şey. Aslına bakarsanız temel problem evsel kaynaklı sıvı atıklarsa, bunun da temel çözümü bu atıkların atık su arıtma tesislerinde tasfiye edilmesi. Bunun yapılması içinde gerekli çalışmaların başladığını görmüş durumdayız. Bazı durumlarda eksiklikler var tabi. Ama sıfır noktasında olmadığımızı memnuniyetle söyleyebilirim. Kelkit Havzası kirliliği  dendiği zaman da büyükanda bunu evsel kaynaklı  kirleticilerin neden olduğu su kirliliğini ve şu anda mertebesini bilemeyeceğimiz ama muhtemel olabileceğini  var sayabileceğimiz tarımsal kaynaklı kirleticiler olabileceğini söylemek mümkün. Çünkü havzanın belli yerlerinde alüvyon ovaları var. Oralarda tarımsal faaliyetler de gözlemledik. Oralarda gübre, zirai ilaç kullanımına bağlı olarak onların tarımdan döngü sularının  da  nehir sularına katılma sonucu bir miktar kirlenmeye neden olduğunu tahmin etmek güç değil. Onu dağınık kaynak, diğerlerini noktasal kaynak gibi değerlendirmek mümkün. Yerleşimden kaynaklanan atıkları. Tarımsal kirleticinin nasıl iyileştirileceği ya da nasıl azaltılabileceği hep birlikte yapılması gereken bir çalışma. Çiftçinin bilinçlendirilmesi lazım. Tarım il müdürlüklerimizin çaba göstermesi lazım.”

Toplantı katılımcılarla karşılıklı soru cevap şeklinde devam etti.

Toplantının ardından Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim üyeleri Prof. Dr. M. Necdet Alpaslan ile Doç. Dr. Orhan Gündüz, Vali Yardımcısı Bülent Karacan ve Kelkit Havzası Kalkınma Birliği personeli Gonca Yücer beraberinde Vali Mustafa Taşkesen’i makamında ziyaret etti.

Ziyarette toplantı hakkında değerlendirmeler yapıldı.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
E-GAZETE TÜMÜ
aydem
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3596+64
2Fenerbahçe3590+58
3Trabzonspor3558+13
4Başakşehir FK3555+10
5Beşiktaş3554+6
6Alanyaspor3549+3
7Kasımpaşa3549-6
8Çaykur Rizespor3549-7
9Sivasspor3548-9
10Antalyaspor3545-4
11Adana Demirspor3544+3
12Samsunspor3542-5
13Kayserispor3541-9
14MKE Ankaragücü3539-3
15Fatih Karagümrük3537-2
16Konyaspor3537-14
17Gaziantep FK3535-15
18Hatayspor3534-10
19Pendikspor3533-31
20İstanbulspor3516-42