Tokat’ta yaşayan dünyaca ünlü Amerikalı Yazar Katharine Branning, ‘Evet Bir Bardak Daha Çay İstiyorum’ kitabından sonra, Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubad’ın eşi Makberi Hatun’u anlatan, ‘Ay Sultan`ı yazdı. Tokat’ta yaşayan dünyaca ünlü Amerikalı Yazar Katharine Branning, ‘Evet Bir Bardak Daha Çay İstiyorum’ kitabından sonra, Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubad’ın eşi Makberi Hatun’u anlatan, ‘Ay Sultan`ı yazdı. Türkiye’yi ve özellikle Tokat’ı çok sevdiğini söyleyen Branning, “Türk gençlerinde tarih bilgisi yok ama Twitter var, internet var.” dedi. Katerina, birlikte çay reklamı çektikleri Müslüm Gürses’i, “Çok güçlü bir adamdı. Çok espriliydi ve özel bir sesti.” şeklinde tanımladı. Kaynak Yayınları’ndan çıkan, ‘Ay Sultan’ isimli kitabını Kuzguncuk’taki Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nda basına tanıtan Yazar Katharine Branning, kitabıyla ilgili notları paylaştı. Hayatın çok tuhaf olduğun belirten Branning, “Çağdaş, batılı bir kadın ben, 13 asır önce yaşamış bir Türk kadının hayatını anlatabiliyorum. Nasıl olur da Amerikalı bir kadın olarak elimde Türkiye’de basılmış kitabımı tutuyorum, Tuhaf değil mi? Tesadüf mü tevafuk mu bilmiyorum ama kesinlikle kısmet diyorum. Bu kitap benim için ve inşallah sizin için gerçekten bir maceradır. Binalar yıkılır gider, medeniyetler gelir gider, sultanlar gelir gider, zenginlik gelir gider, yazarlar gelir gider ama bazı şeyler sonsuzluğa kadar kalır. Tarihin mirası, sanatın güzeli, kadının gücü ve en önemlisi yüce Allah’ın şefkati.” diye konuştu. Özellikle Selçuklu dönemini konu almasındaki detayları anlatan Branning, şöyle devam etti: “Benim için Anadolu’daki bu ilk Türk medeniyetinde sonraki zamanlar için tüm temeller kurulu. Dürüst bir hayat için en önemli unsurun temellerini taşıyan bir medeniyette mevcut eğitim, insan hakları, hoşgörü, ticaret, edebiyat ve din. Ayrıca Selçukluları seçtim ki onların sanatını çok seviyorum. Ne güzel eserler yaptılar. Kervansaraylar, camiler, medreseler, halılar, ışıl ışıl çiniler. Bu uygarlığı anlatabilmek için o dönemden özel bir şahit seçtim. Başka bir ses istedim. Bir kadının sesi. Bu ses makberi Hatun’a ait. Bu kadın, en güçlü Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubad’ın karısıdır. Alaeddin Keykubad’ın sanatı, Selçuklular için en önemli zamandır.” ‘TOKAT’TA ALDIĞIM EVDE YAŞIYORUM’ Türkiye’ye ilk defa 1979’da geldiğini belirten Yazar Branning, Türkiye’de yaşamasının nedenini şöyle açıklıyor: “Tokat’ta bir ev aldım. Türkiye’nin en sevdiğim yeri Tokat. Türkiye’nin her tarafında çok güzel şeyler var. Tokat’ta doğa çok güzel, yemekleri çok güzel, insanları pırıl pırıl. Selçuklu’nun bir şehridir. Alaeddin Keykubad, Tokat’ta yaşadı. Bundan dolayı bu mirası çok beğeniyorum. Türkiye’yi aşkla seviyorum. Başka kültür ve medeniyeti çok seviyorum. Fransız kültürünü de çalışıyorum. Annem İngiliz, babam Kanadalı ben de karışık bir Amerikalıyım.” Twitter ve Facebook kullanmadığını anlatan Katerina, “Kütüphaneciyim, teknolojiyi çok seviyorum. Twitter beni ilgilendirmiyor. Türkiye’de gençlerin tarih bilgisi fazla yok. Twitter biliyorlar, internet biliyama tarih yok. Tarih biraz sıkıntılı. Ama çok heyecanlı. Tarih çok zengin bir şey. Çok ders var tarihte.” dedi. ‘MÜSLÜM BABA ÇOK ÖZEL BİR İNSANDI’ Müslüm Gürses’in seslendirdiği, ‘Şu dağlarda kar olsaydım’ şarkısından küçük bir mısra mırıldanan Branning, “Bu şarkı, Türkçe öğrenme açısından çok önemli. Müslüm Baba, çok esprili bir adamdı. Çok komikti. Çok güçlü, koskocaman bir adamdı. Çok büyük bir sesti. Gerçekten özel bir insandı. Türk değilim, şarkılarının manasını çok az biliyorum. Ama herkes Müslüm babayı seviyor.” diye konuştu. Türkiye’de çayla ilgili bir kitap yazan ve aynı zamanda Müslüm Gürses’le reklam çay reklamından tanınan Branning, Türkiye’de olduğunda günde 6 çay, Amerika’dayken ise belki bir çay içtiğini söyledi.

HABERİ SİTEDEN OKU...